Facebook hesabı açtı önce sonra butik! Maşallah!

Gönül Kolat, 24 yaşında genç bir tasarımcı. Atölyesi bile olmayan Kolat’ın, tesettürlülere yönelik tasarımları Facebook’ta yok satıyor adeta. Özellikle abiye kıyafetleriyle dikkat çeken tasarımcı şimdilerde kendi butiğini açma telaşında.
Sadece bir bilgisayarım, bir de parlak bir fikrim vardı…” diye başlıyor söze, tasarımcı Gönül Kolat. Sosyal medyayı aktif kullanan kadınlar iyi tanır onu. Son zamanların abiye fenomeni haline gelmiş tütü etek- dantelli gömlek kombinasyonunun fikir ablası. Sadece o değil, mezuniyet, nişan, düğün gibi özel günler için yaptığı elbiseler de hayli beğeniliyor. Kolat, şimdilerde sanal alemden Ümraniye’deki yeni butiğine taşınma telaşında.
Önce takı, ardından kıyafet tasarladı
Gönül Kolat henüz 24 yaşında genç bir modacı. Önce iki yıl moda tasarım, ardından Marmara Üniversitesi’nde tekstil eğitimi almış. Üç yıl aile şirketinde, babasının dizinin dibinde ev tekstil tasarımları yapmış. “Çok sıkılıyordum, yaptığım işe sadece para kazanmak için katlanıyordum.” diyor. Sıkıntıdan sosyal medyaya merak sarmış. “Baktım herkes yaptığı takıları filan koyuyor. Ben daha iyisini yaparım, diyerek tasarımlarımı fotoğraflayıp Facebook’a koydum. Çok güzel geri dönüşler oldu. Derken kendimi kıyafet tasarlarken buldum.” diye anlatıyor sanal alemdeki macerasını. Ancak başlarda tesettürlü olmadığı için kendi tabiriyle ‘uçuk kaçık, çılgın’ tasarımlar yapmış. Fakat sonuç hayal kırıklığı olmuş. Ne soran var ne arayan! Ta ki tesettürlü bir takipçisi kendisinden bir mezuniyet kıyafeti tasarlaması isteyene dek… İşte o gün Kolat için milat olmuş.
Tütü eteklerin mucidi
Kendisi çok zayıf olduğundan balerin eteklerinden özenerek hafiften kilolu gösterecek ama şık da duracak bir şeyler tasarlamak istemiş. Ve sonuçta rengarenk tütü etekler çıkıvermiş ortaya. Bunu bir de danteli, İspanyol kol gömleklerle tamamlayınca internette yok satmaya başlamış adeta. “Benden sonra çok yapan oldu, ama fikir benimdi.” diyor, tütüler için. Sonra düğünlük, nişanlık, mezuniyet derken kendisini tesettür tasarımcısı olarak buluvermiş. Kendisi -örtünmeden önce- oldukça farklı giyinse de tesettürlü müşterilerini ve ihtiyaçlarını anlamakta hiç zorluk çekmediğini anlatıyor. Bu sezon en çok giden renkler bordo, vişne çürüğü ve zümrüt yeşiliyle krem kombinasyonları. Kolat, yaz için portakal rengi ve bezelye yeşilinin öne çıkacağı görüşünde. Favori deseniyse kalpler. Şal, elbise, tunik hiç fark etmiyor. Hemen hepsine küçük kalp ve fiyonklar kondurmaktan çok hoşlanıyor.
“Aman kızım ne işin var internette?”
Tasarımları internette yok satan genç tasarımcının butik hayalinin gerçekleşmesi pek kolay olmamış. “Herkesin ailesi destek olur, benimkiler köstek oldu bile denebilir.” diyor. Kendini kanıtlayıp aile şirketinden ayrılma süreci zor olmuş. Babası “Kurulu düzenin var, niye macera arıyorsun?” demiş, annesi “Aman kızım, ne anlıyorsun şu Facebook’tan bilmem!” Bunlarının hepsine kulak tıkayan Gönül Kolat, 1 yıl önce ev tekstil işini bırakarak internetten satış işine yönelmiş. “Atölyem yok, butiğim yok. Bir yandan tasarlıyor, bir yandan kumaş seçiyor hem de ben dikiyordum.” diyor. İşi biraz büyütünce anlaşmalı terzilere diktirmeye başlamış tasarımlarını. Şimdiyse Ümraniye’de açtığı butiğinde tüm bu işleri birleştiriyor.
“Örtününce namaz kılmak daha kolay oldu”
Tasarımcı Gönül Kolat, henüz birkaç gün önce örtünmeye karar vermiş. Bundan önce oldukça açık giyindiğinden kendi tabiriyle örtülü olmaya yeni yeni alışmaya çalışıyor. Onu en çok üzense bazı takipçilerden gelen kıyafetlerine ya da örtünme tarzına yönelik hakarete varan eleştiriler. Reklam için kapandığı yönünde eleştiri bile almış. “Benim annem, halalarım zaten örtülü. Babam hep şal, eşarp alıp hediye ederdi bana, heveslenir de kapanırım diye. Ama ben de tık yok tabi!” diyor Kolat ve örtünmeye karar verme sürecini şöyle anlatıyor: “Ben çok dua ederim. Baktım ne istersem, neredeyse dakikasında oluyor. Bunun mutlaka bir şükrü olmalı dedim. Geçtim ayna karşısına bir iki denemeden sonra şalımı dolayıp öyle geldim işe.” Kolat, örtünmenin namaz kılmayı da kolaylaştırdığı görüşünde. “Açıkken de arada namaz kılıyordum ama kıyafetini kapa, başını ört, çok zor. Tam teçhizat gezmek lazım. Kapalıyken namaz kılmak daha rahat.” diyor. Örtünmenin inanılmaz bir güven verdiğini anlatıyor ve ekliyor: “Hayatım boyunca yaşamadığım tarifsiz bir his. Hangi ortama girersem gireyim kendimi arınmış, tertemiz hissediyorum.”Kaynak: Zaman

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder